Havva’nın oğlu Ademler
Bizler bunları düşünür yazarken bugünlerde yine başkanlık hükümetimizden “Yargıda Reform” sesleri yükselmektedir.
Kadın, Çocuk ve Aile cinayetlerini önleyemeyince meclisi kanun fabrikasına dönüştürüp cezaları sürekli artırıcı kanun çıkarmak çare sanılıyor.
Bunlar tedbir değil yanlış davranışlar.
Prens Erasmus’un nasihatlerini saygıdeğer tarihçimiz M.Sinan Genim bizlere aktarıyor:
“Kurnazca yapılmaya çalışılan bu tür kanunlar kısa süre içinde daha kurnaz insanlar tarafından denilmektedir.”
“İyi bir prensin (iktidarın) ve namuslu yasa uygulayıcıların (Muktedirlerin) yönetiminde iyi organize olmuş bir devlet için çok az sayıda yeterli ocaktır ve aksi takdirde yasalar ne kadar çok olursa olsun kâfi gelmeyecektir.”
“Ne yazık ki ülkemizde çok, hatta çoktan öte kanun bulunmaktadır.”
Havva’nın oğlu Ademlere duyurulur.
Kanunlar bir arada yaşamak ve insan olmak özelliklerimizi muhafaza etmek için gerekli düzenlemelerdir.
Kanunları görmezden gelmek, aslında insanların dejenere olmasıdır.
Dip Not: Çağlar günümüzden 2,5 milyon yıl önce, kültürel evrimin, organik evrimin önüne geçmesi ile başlamıştır; Antik Çağ kısaca İlk Çağ, sonrasında Orta Çağ derken, günümüzdeki Çağ’da; Biz şerefsizlik çağı diyoruz.