Giresun’a Kiraz Müjdesi!
“Kirazın Anavatanı Giresun” tünelinde nihayet ışık göründü!
Dünyada ve Türkiye’de ‘Giresun’ denilince fındık; “Fındık’ denilince de Giresun akla gelir…
Giresun fındığının üstün kalitesinden dolayı yıllardır Giresun, Fındığın Başkenti olarak anılmış ve ‘Fındığın Başkenti’ unvanı da haklı olarak resmen Giresun’a verilmiş ve tescil edilmiştir…
Giresun, öteden beri Fındığın Başkenti olarak anılırken aynı zamanda kirazın da anavatanı olarak anılmaktadır…
Tarihî kaynaklarda ve turizmle ilgili belgelerde; “Kiraz’ın Anavatanı Giresun” yazılıdır… Bu sebeple ismini de Yunanca kiraz anlamına gelen Kerasus veya Keresea kelimelerinden aldığı bazı tarihçiler tarafından dile getirilmektedir.
M.Ö. 74 yılında Romalı komutan Lucullus Doğu Karadeniz bölgesine yaptığı seferde batıda bilinmeyen yabani kiraz ağaçlarını görmüş ve Roma’ya geri dönerken kiraz fidanları götürmüştür. Böylece kiraz buradan tüm dünyaya yayılmıştır.” Gibi bilgiler bulunmaktadır.
Hatta bu gerekçelerle Japonya’nın kiraz üretim merkezi olan Sagae şehri kirazın ana yurdunun Giresun olmasından dolayı Giresun’u 1989 yılında kardeş şehir ilan etmiştir.
“Fındığın Başkenti Giresun” unvanında hiçbir tartışma yok… Giresun bu unvanı ana sütü gibi hak etmiş ve bileğinin haklıyla almıştır.
Giresun, “Fındığın Başkenti” unvanını tartışmasız, göğsünü gere gere kullanırken maalesef “Kirazın Anavatanı” unvanı yıllardır sadece tarihi kaynaklarda ve söylemlerde kalmıştı.
Zira geçmişte kiraza anavatanlık yapmış olan Giresun’da günümüzde kirazdan eser kalmamıştı.
***
Son 5-6 aydan buyana:
– Giresun ‘Kirazın anavatanı’ unvanını nasıl hak etmektedir?..
– Sadece tarihi kaynaklarda yazılı olması, bu unvan için yeterli midir?..
– Madem Giresun kirazın anavatanıdır; Giresun’da neden fındığa verilen değer kadar kiraza değer verilmez?..
– Giresun’da neden Giresun’a mahsus özel kiraz yetiştirilmez ve teşvik edilmez?
– Bugüne kadar bu sahada kayda değer bir adımın atılmamasının sorumlusu kimlerdir; siyasetçiler mi, bürokratlar mı, STK’lar mı?..; gibi hususlar kamuoyunda yüksek sesle tartışılıyor, yazılıp çiziliyordu.
Nihayet, bu tartışmaları duyan ve gören bir ses duyuldu: Bugün için Giresun’un ağabeyi Sn. Mv. Cemal Öztürk…
Sağ olsunlar, herhalde bu mevzuda en fazla yazı yazan biri olmamızdan olsa gerek, lütfettiler bu fakiri arama nezaketi gösterdiler…
Bu meselenin hassasiyetine vurgu yaparak, basında yazılan ve söylenenleri yakinen takip ettiklerini, kiraz ağaçları yanında taflanın da yaygınlaştırılması için Tarım Bakanlığı nezdinde yetkililerle görüştüklerini söylediler…
Eynesil’den Piraziz’e kadar sahil boyunun kiraz ağaçlarıyla donatılması ve süslenmesi için Karayolları yetkilileriyle de istişare ettiklerini, önümüzdeki günlerde kamuoyuna geniş açıklama yapacakları müjdesini verdiler.
Sayın vekilimize meseleye gösterdikleri alaka ve hassasiyetten dolayı tebrik ve teşekkür ediyoruz…
İnanırsanız başarırsınız… İnanç öyle bir şey ki, atalarımızın söylediği gibi tekeden bile süt çıkarır.” (Prof. Dr. Necmeddin Erbakan)
Vesselam…
Ahmed Çıtlakoğlu